Sevda rüzgarı şimdi yavaş yavaş diner, kalbimdeki yara bir başka bahar bekler.
Sonsuzluk hayaliyle başladık ama bitti, şimdi ayrılığımızın sessiz melodisi çalıyor.
Her anı bir yıldız gibi parlayan sevgimiz, artık gecenin koynunda kaybolup gitti.
Gözlerimizdeki bahar, şimdi kışın soğuk rüzgarı oldu; bizden geriye sadece hatıralar kaldı.
Ayrılık, bir şarkının en hüzünlü notası; sözlerin bittiği yerde kalbim hapsolmuştu.
Bir gün belki, yollarımız kesişir tekrar; ama bugün, solgun birer yaprak gibi savrulmuş durumda.
Geçmişin gölgesinde kaybolmuş bir sevda yüzü, şimdi elimde bir yalnızlık resmi olarak durmakta.
Bir zamanlar birlikte yazdığımız masal, şimdi sayfaları yırtılmış bir kitabın yaprakları gibi dağıldı.
Kalbimde bir boşluk, her gün biraz daha derin; sen gittin gideli, hasret bir sessiz çığlık oldu.
Sevgi bahçemizde açan çiçekler soldu; ayrılık meyvesi şimdi dilimde acı bir tat bıraktı.
Bir zamanlar yanımda olan güneş, şimdi ufkumda kaybolmuş bir ışık gibi uzaklarda parlıyor.
Her gün seni arayan ruhum, bu ayrılıkta sessiz bir çığlık olarak yankılanıyor.
Sevgi dolu hayallerimizi rüzgâr götürdü; şimdi sadece delik deşik umutlarım var elimde.
Ayrılığı bir fırtına gibi yaşarken, kalbimdeki sükunet geçici bir yanılsamadan ibaretmiş.
Birlikte yazdığımız hikaye, şimdi yüreğimin derinliklerinde karanlık bir lanet gibi yankılanmakta.
Gözlerime bir hüzün yerleşti; seni sevmenin acısı, kalbimde bir yara açtı.
Aşkın en güzel melodisi şimdi bir hüsran; ayrılığın notaları, kalbimdeki acı sarkıyı oluşturuyor.
Bir zamanlar var olan o tatlı gülüş, şimdi kaybolmuş bir hatıra gibi ruhumu sarhoş ediyor.
Kalbimde bir boşluk, sesin yankısı bile sükut olmuş; ayrılığının verdiği hüzün içimi kemiriyor.
Bir masal gibi başlayan sevdamız, ayrılığın soğuk kollarında kabus gibi sona erdi.
Sonbahar yaprakları gibi döküldü hatıralar; şimdi sadece rüzgarın sesi ve yalnızlık kaldı.
Yürekteki boşluğun derinliği, gitmelerin verdiği acıyla dolup taştı; bir gün belki unutabilirim.
Kalbimdeki sevda penceresi, şimdi hüzünle kapanmış; sen gittiğinden beri suskun bir derya oldu.
Bir gün belki, hayat yollarımızı tekrar birleştirir; ama şimdi ayrılığımızın karanlığı hâkim.
Yüreğimdeki boşluk ağlıyor; eski sevdalar aklımda bir hayal gibi geçiyor.
Ansızın gelen ayrılık, rüzgarın yüzüme çarpması gibi; duygu dalgaları içimi sarıp sarmalıyor.
Bir zamanlar şarkılarımıza eşlik eden yıldızlar, şimdi kayıp birer hatıra olarak dimağımda sürüyor.
Bir sevda masalının sonuna geldik; kalbimdeki hüzün, kelimelerimden bile ağırlaştı.
Yüreğimde açılan hasret yarası, ayrılığın sıcak soluyuşuyla derinleşti; tek bir adım kaldı geri.
Bir zamanlar başlayan şarkımız, şimdi melankolik bir veda notası olarak kalpte yankılanıyor.
Bir zamanların parlayan yıldızı, artık kaybolmuş bir hatıra, ruhumda bıraktığın boşluğu hissettiriyor.
Bir yürüyüş gibi yaşamıştık her anı; şimdi, ayrılık işaretleri, yollarımızı ayırdı.
Bir bahar rüzgarı gibi esmiştin hayatımda, şimdi yalnızca kurumuş hatıraların sesi var evimde.
Ayrılık, bir gölgede kaybolmuş umutlar; bulunmaz bir aşkın kaybolmuş haritasında gezinmekteyim.
Yüreğime kazınmış bir acı, ayrılığın derin sularında kaybolmuş bir anı gibi dalgalanıyor.
Bir zamanlar birlikte söylediğimiz sevgi şarkısı, şimdi kaybolmuş bir melodi gibi yankılanıyor.
Ayrılığın soğuk sularında kaybolmaktayım; bir daha ne zaman ısınacak bu yürek bilemiyorum.
Bir zamanlar bahar gibi yeşerdik, şimdi düşmüş yapraklar gibi savruluyoruz zamanın rüzgarında.